Hani Hababam Sınıfı filminde bir bilgi yarışması sahnesi var. Bu sahnede Hababam ekibine soru olarak ‘Zaire Cumhurbaşkanının kim’ olduğu soruluyor. Normalde dışarıdan kopyayla destek alan ekip kopyayı sağlayan ekipmanları bozulunca afallıyor ve soru karşısında birbirlerine bakmaya başlıyorlar. Rahmetli Kemal Sunal da ‘Ne bakıyorsunuz ulan! Zaire’nin cumhurbaşkanı ben miyim?’ diye soruyor Halit Akçatepe ve Tarık Akan’a. İşte muhalefetin cumhurbaşkanı adaylığı konusu da tam bu sahneye dönüşmüş durumda.  Kemal Kılıçdaroğlu, Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu, Meral Akşener, Temel Karamollaoğlu, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, İlhan Kesici, Abdüllatif Şener, Abdullah Gül gibi isimlerin hepsinin muhalefetin adayı olacağı konuşulunca ve isim açıklanmayınca insan ister istemez soruyor; ‘Muhalefetin Adayı Ben miyim yoksa?’ diye.  Şakası bir yana muhalefetin son yıllarda başarıyla yürüttüğü 2 siyaset oldu. İlki ekonominin tepesi aşağıya gitmeye başladığı dönemde hazineden swap yöntemiyle çıkan parayı sorgulaması, ikincisi ise AK Parti’nin tüm zorlamalarına karşın açıklamadığı cumhurbaşkanı adayları. Daha önce de yazdım muhalefet cumhurbaşkanını açıkladığı gün iktidar tarafından adaya yönelik ciddi kampanyalar başlatılacak bu kesin. Hatta iktidar bir noktada dayanamadı muhalefetin olası tüm adaylarına yüklenmeye başlamıştı bir dönem bile. İşte böyle bir durum karşısında savunma yapmak zor olsa da bunu şimdiye kadar iyi kotarmış olan muhalefet belki de artık geç kalmaya başlıyor. Benim tahminime göre aday açıklama konusunda 29 Ekimi veya sonrasını bekliyorlar. Ancak bunu yaparken de savruldukları bir nokta var ki, farkında değiller. Henüz yapılmamış bir seçimde kendilerini galip sanmak.  Muhalefet aday konusundan odağı başka yerlere çekmek istedikçe başka başka konulara yöneliyor. Ancak öyle bir propaganda ortamı var ki her konu adeta ateş topu. Neye elini atsa bir yerden eleştiriliyor mutlaka. O nedenle de bu yaz başından beri tutturdukları bir türkü var; seneye bu zamanlar biz iktidarız. Buna kendilerini inandırdılar. Hatta muhalif cenahın tamamı da inandı buna. Hatta işş öyle bir noktaya vardı ki, kimi aday gösterseler kazanacaklarını düşünmeye başladılar. Ancak kazın ayağı öyle değil. İktidarın hala en büyük kozu Recep Tayyip Erdoğan ve kendisi henüz seçim havasına bürünmüş değil. Anketlere, sokağın tepkisine, ekonomini gidişatına bakıp daha yapılmamış bir seçimde kendini galip ilan etmek muhalefet için yaptığı tüm doğruları süpürmek anlamına gelir. Şu anki görüntü; Erdoğan izin verdiği için muhalefetin kendisini böyle bir dünyada imiş gibi hissettiği.  O nedenle her gün bir siyaset eskisinin kendisine muhalefetin adaylığını yakıştırmasına izin vermeden muhalefet kendi adayını artık açıklamalıdır. Açıklamalı ve kazandığını sandığı seçim için gerçek bir gayret ortaya koymalıdır.